Seans alamadığınızda…

Bir sebepten ötürü seans alamadığınızda kendinizi üzmeyin. Bazen maddi sebeplerden bazen randevu bulamamaktan bazen de zamansızlıktan seans alamayabilirsiniz. Böyle zamanlarda bilmeniz gereken bir şey var.

Hayatın akışı içinde geciken birçok işimiz olur. Doktor, avukat randevuları gibi mesela. Bazen de bir astroloji seansı almanız gecikir.

Astrovole’yi takip edenler bilirler; insan dünyaya vicdan ve şuur gelişimi için gelir ve bu gelişme hayatınızda karşınıza çıkan olumlu ve olumsuz birçok olay sonucu gerçekleşir.

Bazen bir astroloji seansında edineceğiniz bilgileri edinmeden bazı olaylarla karşılaşmanız gerekiyor olabilir. Bir astroloji seansı size hem içgörü kazandırır hem de belli bir vadede yaşama ihtimaliniz olan olaylardan bahseder. İçgörü kazanmak sizi psikolojik açıdan güçlendirir ve hayatta karşılaştığınız olaylara farklı şekillerde müdahale etme imkanı sağlar.

Bir de haberdar olmadan, sürpriz olarak karşılaşmanız gereken olaylar vardır. Bunlara dair bilgiyi hiçbir yerden alamazsınız. Hiçbir astrolog, medyum, tarotçu, doktor, avukat, mühendis vs. sizi bu olaylara dair bilgilendiremez.

Bu yüzden, herhangi bir sebepten ötürü seans alamadığınızda kendinizi üzmeyin. Mutlaka o sırada bilmemeniz gereken şeyler vardır. Bu tür durumlar karşısında yapabileceğiniz en iyi şey, hayatta mücadele verdiğiniz alanları not alarak bunlar üzerinde düşünce çalışmaları yapmaktır. Bu çalışmayı elinizden geldiğince tarafsız bir analizle yapmaya çalışmalısınız.

Yaşadıklarınızdan ne kadar ders çıkarırsanız o kadar kârdır. Siz yaşadıklarınızdan ders çıkardıkça hayat sizi rahat bırakmaya başlar.

Doğum saatinin bulunması hakkında

Doğum saatinin bilinmediği durumlarda, kişinin hayatındaki önemli olayların zamanlamalarına bakmak genellikle yanıltıcıdır.

Kişinin yaşadığı olayların, hayatın hangi alanlarında olduğuna bakmak çok daha sağlıklı sonuç verir. Çünkü ev dağılımı zamana değil konuya göredir. Doğum saatini bulma amacımız zamanla değil konularla alakalıdır.

Amaç, 12 evden oluşan haritanın 1. evinin hangi burca karşılık geldiğini bulmaktır. Bu da iki saatlik bir zaman aralığı demektir. İki saatlik bir zaman aralığında doğum saatiniz belliyse, doğum haritası bakılabilir hale gelmektedir.

Astrolojide Ay düğümleri

Ay düğümleri hakkındaki video serisini burda izleyebilirsiniz. Alttaki açıklayıcı metni okumanız da faydalı olacaktır. Seanslar için seans sayfasından bilgi alabilirsiniz.

Astrolojide ay düğümleri, bir doğrum haritasının okunmasında merkezi bir yerdedir. Haritanın belkemiği gibidir. Ben haritalara bakarken Ay düğümleri ve Satürn’ü haritanın bestecileri gibi görürüm. Diğer unsurların bu bestecilerin saz arkadaşları gibidir. Haritada karşılaşacağınız herhangi bir göstergeyi yorumlarken bu yorum ay düğümleriyle çelişmemelidir. Bazen haritada birbiriyle çelişen göstergeler görürsünüz. Bunları harita sahibinin beyanlarıyla elerken, ay düğümlerine de dikkat etmelisiniz.

Doğum haritası okumak, bir fotoğraf okumaktır. Doğum haritası kişinin dünyaya giriş yaptığı sırada çekilmiş bir fotoğraftır. Bu fotoğraf kişinin daha dünyaya gelmeden önceki birikimini yansıttığı gibi aynı zamanda kişinin geldiği bu yaşamda karşılaşacağı olaylar dizisinin hangi alanlarda olduğunu da bize gösterir. Kişinin olaylarla karşılaşması; değişim dönüşüm ihtiyaçlarıyla ilgilidir. İnsan dünyaya başına iş açılsın diye gelir. Bu durum insana eziyet olsun diye değildir. Amaç insanda şuurun açılmasıdır. Yaşadıklarından edindiği deneyimle sahip olduğu güçler açığa çıkacaktır. Bu çok uzun bir yolculuktur. İnsanla ilgili bu durumun neden böyle olması gerektiğini bilmiyoruz. Bilmediğimiz nedenlerden ötürü böyle olması zorunlu olmuştur. Bu bir tekamül yolculuğudur.

Bu yolculuk sırasında gelinen her yaşamda gittikçe daha karmaşıklaşan olaylarla karşılaşılır. İşte ay düğümleri bu noktada devreye girer. Teknik açıdan ay düğümleri, kişinin doğduğu 18 aylık bir zaman aralığında ay ve güneş tutulmalarının hangi burçlarda meydana geleceğini bize gösterir. Bu burçlar hep iki tanedirve zodyakta daima karşı karşıyadır. Yani; koç/terazi, boğa/akrep, ikizler/yay, yengeç/oğlak, aslan/kova, başak/balık eksenleri veya aksları, ay düğümlerinin karşılıklı yerleştiği burçlardır. Ay düğümleri ikiye ayrılır; kuzey ay düğümü ve güney ay düğümü. Bunlardan güney ay düğümü, kişinin daha bu dünyaya gelirken beraberinde getirdği olumlu ve olumsuz nitelikleri anlatır. Kuzey ay düğümünün bulunduğu burç ise bu insanın aşinalığının zayıf olduğu alanları anlatır. Bu kişi, alışkanlık kazanabilmesi için kuzey ay düğümünün bulunduğu burçla ilgili olaylara doğru çekilir veya sistem bu olayları onun önüne koyar diyebiliriz. Kişi bu olayları deneyimledikçe ve kuzey ay düğümü hedeflerine yaklaştıkça hayatı kolaylaşmaya başlar ve hayatın ona rastgele, tesadüf gibi görünen zorlukları azalır. Çünkü bu zorluklar sistem tarafından onun karşısına ay düğümleriyle ilgili hedeflerine ulaşabilmesi için çıkarılmıştır.

Aklınıza gelecek her türden dünyevi olay; iflas, boşanma, karşılıklı aşk, karşılıksız aşk, köşeyi dönmek, çok zengin olmak, çok fakir olmak, sağlıklı olmak hastalanmak vs., hepsi kişinin tekamül yolculuğuyla alakalıdır. Bu anlamda dünyevi olarak başımıza gelen olaylar aslında kendi başına iyi veya kötü değillerdir. hepsi sistemin biz dönüşebilelim ve kabiliyetlerimiz açığa çıksın diye karşımıza koyduğu olaylardır.

İşte ay düğümlerinden böyle faydalanırız. Doğum haritası kişinin bir ayna görüntüsü olduğu için, hem kişinin özelliklerini hem de dönüşüm ihtiyaçlarını yansıtır.

Sedat Peker’in Doğum Haritası

Örnek bir doğum haritası analizi olarak doğum saati bilinmeyen bir haritayı incelemek çok eğitici olabilir. Hazır gündemdeyken Sedat Peker’in doğum saati belli olmayan haritasını incelemek eğitici olacaktır diye düşünüyorum. Hayatına bir hapis tecrübesi olması, yükselenin yengeç olduğunu düşündürebilir (çünkü satürn 12. evde oluyor) ancak bu yükselen tespiti için yeterli değildir. Kaldı ki Peker’in fiziksel görünümü yükselen yengeci andırmıyor. Bu bağlamda yükselen ikizler olma ihtimali biraz daha yüksek ama eldeki veriler bu konuda yeterli değil.

Burada gördüğünüz bu harita, saati bilinmediğinden evleri olmayan ancak kurgusal olarak öğle saati seçilmiş bir haritadır. Astroloji ezoterik bir öğreti olduğundan saati bilinmeyen haritalarda öğle vakti seçilir. Öğle vaktinin ezoterik öğretide özel bir yeri vardır. Bu özel yer Güneş’in tam tepede olması sonucu gölgelerin yok olmasıyla ilgilidir.

Her haritada olduğu gibi burada da işe düğümlerden girişeceğiz. Haritanın kuzey düğümü kovada, güney düğümü aslanda. Bu konumlandırmanın bize anlattığı önemli hususlar; Sedat Peker’in dünyaya liderlik vasıflarıyla geldiği, karar alma mekanizmasının gelişmiş olduğu, bağımsız davranabildiğidir. Bunlar güney aslanın temel özellikleri diyebiliriz.

Ancak kuzey düğümü kova hedeflerine giderken daha fazla sayıda insanı ve toplumu düşünerek karar alması gereken bir yapıya dönüşmesi gerektiğini görüyoruz. Bugünlerde giriştiği işler de biraz bununla alakalı; aslan özelliklerinin bir kısmını terk ederek kova özelliklerini edinmeye başlıyor. 50 yaşına yaklaşmakta olduğunu düşünürsek bu noktaya gelmek için geç bile kalmış olabilir ama 50 yaş çoğunluğa göre yine de iyidir.

Burda şunu gündeme getirmek isterim; insanların kuzey düğümü hedeflerine yönelebilmeleri için hayat onların önüne olaylar çıkartır. Sedat Peker’in bugünlerde yaşadıkları da bununla bir hayli alakalı. Şu son dönemde oluşturduğu çizgisinden ödün vermediği takdirde, haritasının anlattığı önemli dönüşümleri gerçekleştirmiş olarak dünyadan ayrılacaktır. Burda hedefin gerçekleşmesi insanın bu hayatının sonu anlamına gelir demiyorum o başka bir konu. Konuştuğumuz şey ömür süresiyle ilgili değil.

Hapse giriş çıkış tarihlerine baktığımızda (1998-1999) bunun satürn dönüşüne denk geldiğini görüyoruz ki bu durum anlamlı. O halde yükselene dair bir başka ihtimal de 12. evin satürn yönetiminde olması yani oğlak veya kovaya denk gelmesi. bu durumda da yükselen kova veya balık olabilir. Yine de bunlar kesin bir yükselen söylemek için hala yeterli değil.

Sedat Peker’in doğum haritasında kuşkusuz en göze çarpan göstergelerden biri mars ay karşıtlığı. Aslandaki ayla kovadaki marsın karşıtlığı Sedat Peker’in duygu dünyasıyla şiddet (enerji, libido, fiziksel enerji) dünyası arasında bir çelişki olduğunu bize anlatıyor. Ay haritalarda hayata karşı duygusal tepkilerimizi anlatır. Ateş elementindeki ay, Peker’in hızlı parlayıp sönebileceğini gösteriyor. Bu durum öfke kontrolü açısından bir miktar avantajlı. Ancak ay mars karşıtlığı burada; fiziksel şiddeti duygularından bağımsız kullanabildiğini gösteriyor. İşin içine aslandaki güney düğümünün anlattığı liderlik vasıfları da girince düşmanları için çok tehlikeli bir savaşçı ortaya çıkıyor.

Haritasındaki mars venüs üçgeni, ilişkilere entelektüel yaklaşmasının göstergesi (hava grubunda olduğu için). Evlilik için avukatını seçmiş olmasına dair de bir gösterge bu, başka birçok seçeneği varken hava elementi özellikleri ön plana çıkan bir meslek mensubunu seçiyor. Hava en temel ifadesiyle düşünce demektir.

Bu haritanın astroloji öğrencileri tarafından eğitici olabilecek en önemli tarafı aslında yengeçteki güneş ve merkür. Bu göstergeler bize genel-geçer astroloji yapmanın yanlışlığı konusunda fikir verebilir çünkü yengeç gibi su elementi grupları popüler astrolojide haritanın yumuşakçaları gibi düşünülür. Oysa burda karşımızda bir mafya babası var ve güneş ile merkürü yengeçte. İfadesinde yer yer ortaya çıkan ılımlı anlatım ve tavrın burdaki göstergeleri bunlar. Aynı zamanda otoriter-anaç bir yapıya sahip olmasını da anlatıyor. Bu unsurlar aynı zamanda onun kovaya doğru yapması gereken yolculukta da yardımcı.

Bir doğum haritasında saat bilinmeden de söylenebilecek pek çok şey vardır. Burda bunun küçük bir örneğini vermeye çalıştım. Gönül isterdi ki daha fazlasını yazabileyim ama hem elimizde doğum saati yok hem de gündemde çok kritik bir yere oturan bu kişi hakkında her türden tahmini açıktan yazmak astrolog ahlakına uygun değil. Bu yüzden şimdilik sözlerimi şöyle tamamlayacağım: Bir insanın kuzey ay düğümüne uygun davranışları her zaman içinde yaşadığımız büyük sistem tarafından teşvik görür. Bu nedenle Sedat Peker’in bu dönemde yaşadığı deneyimler kendisi için önemli olumsuzluklarla sonuçlanmayacaktır. Sonuçlar dışarıdan bakıldığından nasıl görünürse görünsün, yaşamlar arası tekamül yolculuğu açısından heybesine gereken deneyimi ve değişimi koymuş biri olarak yolculuğunu sürdürecektir.

Örnek Harita Yorumu

Harita okumaya nerden başlanır?

Harita okumaya ay düğümlerinden başlarız. Ay düğümleri bize bir insanın geldiği bu yaşamdaki güçlü ve zayıf özelliklerini anlattığı gibi aynı zamanda nelerle karşılaşacağına dair önemli ipuçları verir.

Ay düğümlerine bakmadan harita yorumlamaya çalışmak boşunadır. Ay düğümleri giydiğiniz gömleğin üst düğmeleridir. Birinci düğmeyi yanlış iliklerseniz gerisini getiremezsiniz. Bu nedenle her astrolog önce ay düğümleri konusunda ustalaşmalıdır.

Bu haritada, güney ay düğümü yengeç, kuzey ay düğümü oğlak burcunda. Bunun bize anlattığı temel şeyler: Bu insanın aile bağları kurmaya çok alışık olduğu, anaç bir tabiatı olduğu, mantıktan çok duygu üzerine kurulu kararlar verdiği, ilişkide arzu ve istekleri konusunda yeteri kadar ısrarcı olmadığı, iş hayatının sertliklerine alışamadığı bunları yabancı karşıladığı, empatisinin çok yüksek olduğu, insan psikolojisinden anladığı fakat duygu sömürüsüne karşı zayıf olduğu, arkadaş canlısı, insan sever bir yapıda olup bu özelliklerinin başkaları tarafından kötüye kullanılma ihtimali olduğu gibi şeyler olarak özetlenebilir. Her düğüm aksı bize birçok şey anlatır. Harita bakarken bunlardan hangilerinin o insanın özelinde daha çok ön plana çıktığı ve hangilerinin onun için daha geçerli olduğunu o insanla konuşarak bulmalıyız. Bir insanla görüşme yapmadan o insanın haritasına bakılmaz. O haritada ona özel göstergeleri iyice ortaya çıkarmak için harita bakma görüşmesi yapılmalıdır. Zaten bu yüzden insanlara yazılı rapor yollamak yerine seans yapıyoruz. Harita sahibiyle ortak çalışmadan harita bakılmaz.

Az önce yazdığım ay düğümü özellikleri çoğunlukla güney ay düğümünün yengeç burcunda olmasıyla alakalıydı. Yani kişinin daha bu dünyaya gelmeden taşıdığı özelliklerle ilgiliydi. Bir de kuzey ay düğümünün durumuna bakalım. Kuzey ay düğümü bize bu insanın geldiği bu yaşamda nasıl özellikler kazanması gerektiğini gösterecek.

Bu bizim için niye önemli?

Çünkü bu insanın transitlerine bakıp gelecek hakkında tahminde bulunmak istersek karşımıza çıkacak olasılıklardan hangilerinin bu insan için geçerli olduğunu buna göre belirleyeceğiz. Bunun nedeni şu: İnsanların başına gelen olaylar, haritada bize kuzey ay düğümünün gösterdiği hedeflere ulaşması için vardır. Dünya hayatında bir ödül ceza sistemi yoktur bir eğitim sistemi vardır. İnsana gösterilen dersler, yaşadıkları olaylardır. Bu olaylar sonucunda insanların bir değişim göstermesi beklenir. Bu değişime kendi değer yargılarımızı katmamalıyız. Bu değişim bize göre iyi ya da kötü olabilir. Önemli olan insanın geldiği bu yaşamda alacağı dersleri alıp gereken gelişmeyi sağlayabilmesidir.

Bu insanın kuzey ay düğümü bize ne anlatıyor?

Bu haritanın kuzey ay düğümü oğlak. Burdan anlamamız gereken şeyler; bu kişinin hayatın soğuk ve acımasız yönlerine karşı bir aşinalık kazanması, hayatın bu yönlerini daha yakından tanıması gerektiğidir. Oğlak, bir toprak burcu olarak soğuktur. Satürn yönetiminde bir burç olarak sert ve acımasız kavram ve olayları anlatır. Bu konuların hayatta sıklıkla karşımıza çıktığı yerlerden biri de iş hayatıdır. Bu kişiyle olan görüşmemizde de, hayatında olup bitenler arasında iş yaşamına dair bu göstergeler net bir şekilde çıkmıştı. Bir iş ortamında olup bitenler onun alışık olduğundan çok daha soğuk ve sertti. Güney ay düğümü yengeç, gittiği her yerde aile sıcaklığı beklemek demektir. Ancak kuzey ay düğümü oğlak, bu sıcaklığın her yerde aranmaması gerektiğini, bunun her yerde bulunamayacağını hatta bulunmasının doğru da olmadığını bize anlatır.

Bu yazılanlar sadece iş hayatı için değil ikili ilişkiler için de geçerlidir. Güney yengeç kuzey oğlak düğümü insanı hayatın diğer alanlarında da buna benzer zorluklarla karşılaşır. Bu kişinin geldiği bu yaşamda biraz daha özgür aile bağları kurması gerektiğinden, geç evlenmesi daha uygundur. Bu tür haritalarda yengeç burcu tarafında ısrarcı olup da yapılan erken evlilikler genelde hüsranla sonuçlanır. Burdaki amaç kişiye; aile bağlarının sıkılığı/gevşekliği konusunda bir ders vermektir.

Bu anlattıklarım sadece evlilik için değil, özel ilişkiler için de geçerlidir. Bu kişi aynı durumları hem uzun süreli hem kısa süreli ilişkilerde, flörtlerde yaşayabilir.

Burda kişinin bağımsızlaşması ve bu bağımsızlığın tadını çıkartması gerekir. Yengeç’ten Oğlak’a yapılan yolculuğun önemli özelliklerinden biri budur.

Ay düğümlerinin element yolculuğu

Ay düğümlerini değerlendirirken sadece bir burçtan ötekine değil aynı zamanda bir elementten başka bir elemente yolculuk olarak da bakılmalıdır. Bu haritada sudan toprağa doğru bir yolculuk var. Yengeç su, oğlak ise toprak burcu. Bunun bizim için anlamı ne? Su elementi hakikatin elementidir, ilahi prensipleri anlatan bir elementtir. Aynı zamanda akışkanlığı ve hareketliliği anlatır. Toprak ise daha dünyevi bir alanı anlatır. Güney düğümü su elementi burcunda olan insanlarda sezgi açıktır tıpkı empati konusunda olduğu gibi. Fakat geldiği bu yaşamda bu kişinin su akışkanlığından toprak durgunluğuna doğru hareket etmesi gerekir. Halk tabiriyle söylemek gerekirse daha ‘cool’ davranmalıdır. Daha soğukkanlı olmayı öğrenmeli, başkalarına gitmektense başkalarının ona gelmesini beklemelidir. Toprak soğuk ve durgundur. Güney düğümü yengeç bu soğuk ve durgun toprak özelliklerini tanıyıp anlamaya çalışmalıdır.

Haritanın diğer unsurları

Ay düğümleriyle ilgili bu kadar özet geçmek bu yazı için yeter. Seanslarda bunları çok daha derinlemesine konuşup tartışıyorum. Kişinin hangi alanlarda değişmesi gerektiğini söylemek astrolojinin birinci işidir. Gelecekte ne olacağını söylemek çok daha sonra gelir. Kaldı ki zaten haritasına uygun biçimde değişebilen bir insan geleceği de yönetecektir.

Bir başka mesele ise, harita yorumlarken haritanın diğer unsurlarını yani gök cisimlerini kuzey/güney ay düğümünün bize gösterdiği doğrultuda yorumlamaktır. Her gök cismi haritada bir sürü şey anlatıyor olabilir. Ancak bunlar arasında kişinin düğümlerine uygun olan anlatımlar geçerlidir. Her gök cismi her haritada aynı anlama gelmez.

Başımızın derdi Satürn

Bir doğum haritasını yorumlarken düğümleri anladıktan sonra bakılması gereken ilk yer Satürn’dür. Satürn bize kişinin geldiği bu yaşamda hayatın hangi alanlarını bir kabus gibi gördüğünü, neleri aşılamaz kabul ettiğini, hayatın hangi alanlarının karşısına bir duvar gibi dikildiğini anlatır. Satürn klasik astrolojide güneş sisteminin bittiği yerdir. Sınırlarımızı veya sınır olduğuna karar verdiğimiz şeyleri anlatır.

Bu haritada Satürn 8. evde kova burcunda yer alıyor. Haritanın 7. ve 8. evlerinin yöneticisi (Satürn, oğlak ve kova burçlarının yöneticisidir).

7. ev; evlilikler, ortaklıklar, eşit ikili ilişkiler, mahkemelerdeki karşı taraflar, düşman olduğu bilinen kişiler gibi konuları anlatır. 8. ev ise; başkalarına ait maddi kaynaklar (7. evin temsil ettiği kişilere ait maddi kaynaklar, eşin veya ortağın maddi durumu gibi), miras, vergi, krediler, borçlar, alacak verecek ilişkileri, kişinin fiziksel ölümü gibi konuları anlatır.

Bu kişinin hayatına baktığımızda yengeçten oğlaka doğru yaptığı yolculuğun ana konularından birinin finans, yatırım, para gibi konular olduğunu görüyoruz. Özellikle uzun süreli ilişkilerde partnere ait maddi kaynakların zayıf olması gibi konular gündeme geliyor. Harita sahibi sadece bu alanda değil, aile ve özellikle baba figürüyle ilgili maddi açıdan önemli dersler yaşıyor.

Satürn; gerek 8. evde olması gerekse 7 ve 8. evlerin yöneticisi olması açısından bu haritada bir sürü anlama gelebilirdi. Ancak sağlıklı bir harita bakma açısından bu verileri kuzey güney ay düğümleri hakkında söylediğimiz ana kulvarla sınırlıyoruz. Bu sayede kişinin geldiği bu yaşamdaki yolculuğunu daha rahat okuyoruz. Diğer türlü astrolojiden faydalanamayız. Astroloji, özellikle de doğum haritası, aşırı derecede kişisel bir alandır.

Gelelim haritanın diğer unsurlarına

Sırada Jüpiter var. Jüpiter bu haritada başak burcunda zararlı olduğu bir konumda. 6. ve 9. evlerin yöneticisi olarak bize pek hoş şeyler anlatmıyor. Bu durumun bu kişiye özel yansımaları bu dönemde günlük iş yaşamıyla (6. ev) ve uzak mesafeli seyahatlerle ilgili (9. ev). Jüpiter’in 3. evde başak burcundaki zararlı konumu bize bu göstergeleri veriyor. Aynı zamanda sağlığı anlatan 6. evle ilgili de minör bazı olaylar var.

Burda özellikle astroloji öğrencileri için altını çizmek istediğim bir husus var. Dikkat ederseniz 3. evdeki Jüpiter’den bahsederken 3. evle ilgili hiçbir şey söylemedim. Çünkü haritada her gök cismi öncelikle yönetici olduğu evlerle alakalıdır. Burda Jüpiter’in 3. evde olması, 3. eve bakmak için öncelikli değil. Çünkü bu haritada 3. ev başak burcunda ve 3. ev hakkında konuşmamız için bu evin yöneticisi olan Merkür’e bakmamız lazım. Evler hakkında konuşmak için o evin içindeki gezegene değil, denk geldiği burcun yönetici gezegenine bakılır. O evin içindeki gezegenlere sonradan ikincil olarak bakarız.

Terazideki Mars

Şimdi bu haritanın en sıkıntılı yerlerinden birine gelmek istiyorum. Bu haritada Mars, zararlı olarak kabul ettiğimiz terazi burcunda ve yönettiği evler açısından (10. ev koç ve 5. ev akrep) bize sıkıntılı durumlar anlatıyor.

10. ev öncelikle anneyi ve kariyeri anlatır. Burda bir karışıklığı engellemek için şunu belirtmekte fayda var: 10. ev kariyer, 6. ev günlük çalışma hayatı. Yani; 10. eviniz süperdir Amerikan başkanı olursunuz ama 6. eviniz kötüyse diğer bütün amerikan başkanlarından daha çok çalışmanız veya daha olumsuz şartlarda çalışmanız gerekir. İkisini birbirinden ayırmayı unutmayın.

5. evin konuları ise cinsellik, flört, kadın erkek ilişkileri, hayatın haz alanları (en sevdiğimiz yemeği yerkenki halimiz 5. ev konusudur), yaratıcılık, eğlence, sanat, kişinin kendi çocukları başta olmak üzere genel anlamda çocuğa ve çocuk yapmaya bakış açısı olarak değerlendirilebilir.

Bunların haricinde yönettiği evlerden bağımsız olarak Mars; yüksek enerjiyi anlatır. Bu enerji hem fiziksel anlamda güçlü olmak, hem libido (cinsel istek) hem de öfke ve saldırganlık anlamına gelir. Mars aynı zamanda savaş gezegenidir.

Bu bilgiler ışığında ay düğümlerini de unutmadan yorumlarsak bu kişinin cinsel isteğinde zaman zaman zayıflık veya bazen cinsel ilişki için uygun adayların kişinin karşısına çıkmaması gibi durumlar görürüz. Harita sahibiyle yaptığımız görüşmede de durumun böyle olduğu ve sıklıkla bu sorunları yaşadığını konuştuk.

10. ev yani kariyerle ilgili durumu düğümlerden bahsederken zaten anlatmıştım. Jüpiter açısından 6. evin de iyi durumda olmadığını konuşmuştuk. Bu kişinin hayatı iş dünyası açısından bir hayli sıkıntılı ve bu sıkıntılar düğümlere dair anlatmak istediklerimle de uyumlu.

İnsan dünyaya başına iş açılsın diye gelir ve bu yaşadıklarımızın sebebi bizim dönüşebilmemiz için bize en uygun malzemeyi sunmaktır. Zaten burdan da anlamalısınız ki hep önümüzdeki işe bakmamız gerekiyor ki bize nasıl bir eğitim sunulduğunu anlayabilelim. Bahsettiğim bu yaşam döngüleri konularını iyice anlamazsanız harita bakamazsınız. Çünkü astroloji seanslarında yaptığım iş, teknik göstergeleri odun gibi yorumlamak değil, bunların kişinin hayatında ne anlattığını ve neleri değiştirmesi gerektiğini göstermektir. Bir doğum haritası analizi seansından ortaya çıkacak esas artı değer budur.

Aslan’daki Ay ve Venüs

Bu göstergeler bu haritada, güney ay düğümünden gelen bütün yengeç anaçlığına rağmen bu kişinin gösterişli feminen, kadınsı tarzını bize anlatıyor. Bu gösteriş, bu yaşam yolculuğunda henüz tamamen açığa çıkmamış olabilir. Oğlak burcu hedeflerine doğru ilerledikçe yıldan yıla daha da açığa çıkacak. Peki burada ne yaptık? Gezegenleri bulunduğu evde mi değerlendirdik? Hayır. Gezegenleri bulundukları burçta değerlendirdik. Bunlar evle ilgili değildi. Zaten aslan bu haritanın 2. evi ve aslanın yöneticisi güneş. 2. ev hakkında konuşmak için güneşe bakacağız. Ay ve Venüs bize daha başka ne anlatıyor diye anlamak için bu gök cisimlerinin yönettiği evler olan 1, 4 ve 11. evlere bakacağız.

1. ev (aynı zamanda yükselen oluyor), kişinin fiziksel özellikleriyle ilgili. Yükselen yöneticisi olan ayın aslandaki durumu bize kişinin görünüm itibariyla yengeç-aslan karışımı bir görünümü olduğunu anlatıyor.

Venüs yönetimindeki 4. ev babayı ve toprağa bağlı konuları (emlak gibi) ve kişinin hem içinde oturduğu evi hem de fiziksel anlamda eve dair anlayışını (dekorasyon gibi, iç mimari gibi) bize anlatıyor. Burda babaya dair gösterge olarak venüsün venüsyen özelliklerini kabul etmiyoruz, eliyoruz. Çünkü baba pek de venüs aslan gibi değil (Ancak transitlerde venüsü yine babanın göstergesi sayacağız çünkü 4. evin yöneticisi). 4. evin baba dışında kalan özellikleriyle ilgili venüsyen durumları kabul ediyoruz ve bunları harita sahibinin güçlü yönleri olarak yorumluyoruz.

Bunun dışında ay, kişinin hayata karşı duygusal tepkilerini anlatır. Bulunduğu burçtaki durumu bu açıdan da değerlendirilmelidir.

Terazideki Güneş ve Merkür

Terazideki Mars’ı zaten değerlendirmiştik. Şimdi bir de Güneş ve Merkür’e bakalım. Bunlar haritada genelde birbirlerine yakın unsurlar olarak yer alırlar. Güneş kişinin bilinç seviyesindeki tabiatına dair bilgi verir. Merkür ise aklın kalitesini, düşünme ve akıl yürütme biçimlerini anlatır. Hem Mars’ın, hem de Güneş ve Merkür’ün terazide bulunması bu kişinin hava elementiyle olan yoğun ilişkisi açısından önemli. Özellikle de 12. evin (psikoloji, zihin) de yöneticisi merkür olunca kişinin düşünce dünyasının zenginliğini fakat aksiyon dünyasının zayıflığını görüyoruz (bu zayıflığı güney ay düğümü yengeçle beraber düşünelim). Burdaki zayıflık gündelik işlerde değil. Hayal edilen şeylerin hayata geçirilmesindeki zayıflık. Yoksa gündelik işlerde maşallah yengeç su gibiyiz.

Sonuç

Bu yazıda, bir seansta yaptığım değerlendirmelerin aşağı yukarı dörtte birini yaptım. Tamamını yapmak mümkün değil çünkü bu ancak harita sahibi biriyle karşılıklı konuşmanın yayınlanmasıyla mümkün, onu da ancak gönüllü biriyle yapabiliriz. Burdaki bilgiler, harita sahibinin onayı dahilinde paylaşılmaktadır.

Yine de bir fikir verdiğini düşünüyorum özellikle de astroloji öğrencileri için. Ancak işimiz burda bitmiyor. Şimdi bu bilgilerin de nasıl değerlendirilmesi gerektiğine biraz bakmaya çalışalım.

Başta da dediğim gibi, en önemli unsurlar kuzey güney ay düğümleri olmak üzere bir doğum haritası analizi seansında kişinin bu bilgileri; hayatının bir kısmını değiştirmek üzere değerlendirmesi gerekir. Çünkü insanın dünyaya gelme nedeni budur. Bu olmasaydı diğer türlü ne biz dünyaya gelirdik ne de dünya diye bir yer olurdu. Bunu anlamadan astroloji yapılmaz. Kişisel astrolojide bunun üzerine kurulu olmayan bütün atıp tutmalar birer çöpten ibarettir.

Dolayısıyla bu kişinin; iş hayatında olup bitenleri daha iyi anlamaya çalışması ve orada dönen mücadeleye daha aktif olarak katılması gerekir. Bu insanın hayatında, kendisi daha saldırgan hale gelmedikçe onu uğraştıran figürler her zaman karşısına çıkacaktır.

Benzer biçimde ikili ilişkilerde de karşısına çıkan (ve çıkamayan) adaylarda anaçlık yapmaktan vazgeçmesi ve daha verici olmak yerine daha alıcı bir konumda olması gerekmekte. Elbette seanslarda bu yazdıklarımı en ince detayına kadar konuşuyoruz. Burda havadan örneklerle bu kadar önemli konuları anlatmak olmaz.

Bir örnek olarak umarım faydalı olmuştur. Doğum haritası analizi seansları için seans sayfasına bakabilirsiniz. Hayırlı haftalar dilerim.

Astrolojide Güneş Burcuyla İlgili Yanılgılar

Günümüzde kendi aramızda filanca insanın burcu şudur dediğimiz türden bir “burçlar” inancı var. Bu inanç astrolojiyle alakası olmayan bir inanç. Zaten öyle sanıldığı kadar eski de değil, topu topu yüz yıllık bir geçmişe sahip.

Binlerce yıldır var olan astrolojide insanın burcu şudur diye bir anlatım yoktur. İnsanların burcu olmaz, 12 burçtan oluşan haritaları olur. 20.yy’da büyük bir yanılsama olarak ortaya çıkan bu burç konusu günümüzde de aynı hatalarla devam ediyor. En tanınmış astrologlar bile medyada “biz bunları aslında yükselene göre yazıyoruz ama Güneş burcunuza göre de dinleyebilirsiniz” diyorlar (astrovole yayın hayatına başlamadan önce yükselenden bahseden de yoktu). Hatta bazıları bu yanlışı daha da ileri götürüp “yükseleni, güneşi veya ayı şu burçta olanlar” diye söze başlıyorlar.

Astroloji adına bu hatanın yumuşatılacak bir tarafı yok. Astrolojik anlatımlar 7 gök cisminin burçlar kuşağı üzerindeki konumlarına ve seyirlerine göre yapılır. Bu yorumlar yapılırken bunun kişileri ilgilendiren kısmı kesinlikle ve sadece yükselen üzerine kuruludur. Çünkü yükselen bir insanın 12 burç ve 12 evden oluşan doğum haritasının birinci evidir. Anlatılan olay hangi burçta gerçekleşiyorsa; o burç hangi yükselenin kaçıncı evi ise, bu anlatımların kişinin hayatında hangi alanda gerçekleşeceği bununla ilgilidir.

Bu anlatım size karışık gelebilir ama bu konuyu anlatmanın daha basit bir yolu yoktur.

Dünya çapında binlerce, on binlerce astrolog bu hataları yapmakta hatta bazıları bu hatayı bilerek yapmaktadır. Bunun en önemli nedeni yanlış alışkanlıklar ve yayın yönetmenlerinin astrologlar üzerinde kurduğu baskılardır. Derler ki sen bunu yine de böyle yaz böyle anlat çünkü insanlar buna alışık, zaten diğer türlü çok karışık olur kimse dinlemez.

İşte bu yüzden astroloji bu yanlış alışkanlık içerisinde boğulmuştur. Medyada astrolojik yayınları gören zeki insanlar da haklı olarak “insanlar 12 burca mı ayrılırmış olur mu öyle saçmalık” diyerek astrolojiden uzak durmaktalar.

Oysa iki gerçek var ki değişmiyor: 1) İnsanların burcu diye bir şey yoktur. 2) Herkesin bir doğum haritası vardır ve kişisel anlamda astroloji bu doğum haritası üzerinden yapılır.

Exit mobile version